9 Eylül 2008 Salı

saul tigh

battlestar galactica'nın ikinci komutanı ya da nam-ı diğer xo'sudur. denilebilir ki william adama eğer geminin iyi polisiyse saul tigh da kötü polistir, herkesin damarına basmayı iyi bilir ama sağlam adamdır, özellikle adama'ya sonuna kadar sadıktır.

saul tigh için iyi bir görev adamı diyebiliriz zira adama'daki otoriterlik ve liderlik vasıfları kendisinde yoktur. şaibeli kararlar alabilir, kişiliği de pek güçlü sayılmaz; öfke krizleri pek meşhurdur. ama kendisine herhalde en acıdığım konu da ellen tigh gibi bir kadınla evli olmasıdır. deliler gibi aşık olduğu bu kadın her türlü fettanlığı ile az başını yememiştir saul amcanın.

epey dramatik bir karakterdir, zira new caprica'da direnişin başındakilerden biri olduğu için epey süre gözaltında tutulmuş, işkence görmüş ve gözü çıkarılmıştır. daha sonrasında da karısını cylonlarla iş birliği yaptığı için öldürmek zorunda kalmıştır.

kendisinin en bilinen özelliği de alkole aşırı düşkünlüğüdür, gemideki diğer askerler arkasından sürekli konuşur bu konuda. bunalıma girdiği zaman içer de içer. starbuck ile pek gerilimli bir ilişkisi vardır ayrıca.

gemideki genç mürettebatın yanında yaşayan tarih sıfatında biridir aerelon doğumlu tigh, adama gibi birinci cylon savaşından beri askeri kariyeri vardır.

üçüncü sezon sonunda o da son beşliden biri olduğunu öğrendi. ancak ilk andan beri kim olarak doğduysa onun tarafında olacağını söyleyerek insanların tarafında durdu.

"my name is saul tigh. i'm an officer in the colonial fleet. whatever else i am, whatever else it means, that's the man i want to be. and if i die today, that's the man i'll be."

kimliğini diğerleri gibi sürekli saklayan tigh'ın en büyük korkusu, kardeşi gibi gördüğü william adama'nın kimliğini öğrenmesiydi. nitekim adama gerçeği öğrendikten sonra kahroldu, ilişkileri nasıl bir rota izleyecek hep beraber göreceğiz.

gemide esir tutulan number six ile karşı karşıya geldiğinde karısı ellen'ı görmeye başlar bir süre sonra ve sonunda number six'in bir bebek beklediğini görürüz. bu da bir ilk, zira cylonlar kendi aralarında üreyemiyorlardı. son beşlinin ise cylonlarla birlikte nesil devam ettirebileceklerini görüyoruz. öte yandan gene aşık olma kuralı var olsa gerek.

ayrıca number three son dörtlüyü almak için insanlara ültimatom verdiğinde gözünü kırpmadan hava kilidine kendini koymuş biridir saul tigh, insanlığın kaderi onun için çok daha önemlidir. zayıf görünse de aslında gemideki en idealist ve cesur karakterlerden biridir.

her şey bitip dünyayı ölü ve bombalanmış bir halde bulduklarında adama ile konuşmak istedi. adama önce bunu reddetti ama anastasia dualla kendini öldürünce bunalımını daha fazla kontrol edemedi ve karısı hakkında olumsuz konuşarak tigh'ın kendisini öldürmesini sağlamaya çalıştı. ancak tigh, adama'nın ruh halini anladı ve buna izin vermedi. bu durum yüzünden ikili arasındaki roller ilk kez değişmiş oldu. zayıf, içkiden medet ummaya çalışan umutsuz william adama ve ona cesaret veren arkadaşı saul tigh. nitekim tigh'ın cesaretlendirmesi sonrası adama tüm filoya yeni bir yuva arayacaklarını duyurdu ve ipleri eline aldı.

ve saul tigh dünyaya geldiğinde diğer son beşli üyeleri gibi dünyadaki eski yaşamını hatırladı. ancak onun hatıraları dörtlü içinde en çarpıcı olanıydı. william adama ile konuşmasından tetikle suya girdi.

suda kendisini çağıran bir kadın sesi duydu ve bir anda geçmişi hatırladı. dünyaya yapılan saldırı başlarken yıkıntılar içinde bir kadın onu çağırıyordu. bu kadın da saul tigh'ın karısı ellen tigh idi.

onu kurtarmaya çalışsa da ellen, bir sorun olmadığını ve tekrar birlikte doğacaklarını söyledi. akabinde patlama sonucunda saul tigh da öldü. bu olay iki bin yıl önce gerçekleşmişti.


tekrar kendine geldiğinde saul tigh belki de bsg tarihinin en merak edilen sorusunun cevabını veriyordu: "ellen, sen beşincisin." ("ellen, you're the fifth.")

caprica six'ten olan ilk cylon-cylon bebeğinin akıbetini ve karısıyla tekrar karşılaşıp karşılaşmayacağını hep birlikte göreceğiz.

son olarak karakteri michael hogan canlandırıyor.

Hiç yorum yok: